23 Kasım 2010 Salı

Fenerbahçe-Bucaspor Maçının Ardından

Bu sezon Fenerbahçe Futbol Takımı ile alakalı attığım postların genellikle '' Tahmin ettiğim gibi bir maç, tahmin ettiğim gibi bir skor..'' şeklinde başladığı gözünüze çarpıyordur. Gerçekten, sezon başından beri takım beklediğimden öte oynayıp; beklediğimden farklı bir skor almamıştı dün akşamki maça kadar. Dün akşam beklentilerin aksine zorlu bir müsabaka bekliyordum ki yaşayan efsane maçı başlamadan bitirdi. Fenerbahçe adına 25. dakikadan sonra zor olan tek şey kalmıştı o da gol yememek !

Aykut Kocaman'ın sezon başında Mert'i oynatmasını zorunluluk, Okan Alkan'ı oynatmasını gösteriş olarak nitelendirmiştim kendimce. Sebeplerim; Volkan'ın bir maç sonra topa vuramıyorken kaleye geçmesi, Okan Alkan'ın hem çok sıkıntı yaratacak mevkide oynamamasından sebep oynatıldığını düşünmem hem de Gökhan'ın sakatlıklarla boğuştuğu haftalardaki zorlu maç trafiğinde birkaç hafta önce güvenilen Okan'a güvenilmemesi idi. Dün yine kısmen bir zaruretten bahsedebilecek olsakta bu sefer Gökay'ın oynamasına diyecek birşey yok. Gökay'ın fiziksel dezavantajlarının sıkıntı yaratabileceği bir mevkide Gökay ile başlamak yürek işi. Hem de takım bu denli çalkantılı bir dönemden geçerken... Aykut Kocaman'ı bu sebepten ötürü tebrik ediyorum.

Maça gelecek olursak; (bence) Fenerbahçe tarihinin en büyük 2/3 oyuncusundan biri olan Alex sonu muallakta olan bir sezonu en güzel hediyelerle geçirttiriyor bize. Medyada şahsına yöneltilen onca haksız eleştiri bir tarafa, antrenörünün sene başından itibaren kendisini her türlü elbisenin içine sokmasına, gereksiz çıkışlar yapmasına aldırmadan sadece işi ile uğraşıyor. Attığı her golden sonra, suratındaki her tebessümden sonra da acı bir tat bırakıyor izleyene... '' Sene sonu bizi neler bekliyor?''

Fenerbahçe'nin Bucaspor'dan gol yemesi gibi konularla çok ilgilenmemeye çalışıyorum. Tavsiyem sizinde bu konuyu çok irdelememeniz, zira derinlemesine düşünmeyi gerektirmeyecek kadar ortada olan bir gerçek varsa o da sezon başından beri söylediğim şey, yani Fenerbahçe'nin sahayı parselleyemediği hatta sahaya rezalet yayıldığıdır. Ligde hiç gol atamamış bir takımdan da iki gol yiyebilirsiniz, futbol bu. Bu sebeple ''bilmem kaç maçta bilmem kaç gol atmış takımdan iki gol yenilir mi?'' muhabbetine girmeyeceğim zira benim için önemli olan sene başından itibaren göremediğim saha parselizasyonu ve hala göbek oyuncularının garip şekilde orta sahada enine dizilmesidir.

Yalnız gözden kaçmaması gereken bir nokta daha var ki beni gerçekten çok şaşırtıyor. O da tüm bu defansif sıkıntılara ve bir takım gibi hareket edilememesine karşın ilk yarının seri ile bitirilmesi durumunda puan durumunda edinilecek yer... Gerçi bence Fenerbahçe futbol takımı mevcut oyuncu kalitesiyle şuan dahi ligin tepesinde olmalıdır ancak bu kadar çok sakatlığın, talihsizliğin olduğu ve değişimden bahsettiğimiz bir ortamda arka arkaya kazanılacak bir kaç maçın takımı getireceği yer gerçekten çok enteresan...

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails