15 Ocak 2010 Cuma

Zamanı Gelmişti

http://fenerbahce.org/pic_lib/2010-01-14_idman4.jpg

http://fenerbahce.org/pic_lib/2010-01-14_idman11.jpg

Keyifli bir gündü. Naklen yayın ihalesinin sonucu ile başladı günün güzellikleri , Basketbol takımının mağlubiyeti dışında olumlu haberlerle devam etti ve sona erdi.

Benim için en çok mutluluk verici olan gelişme ise fotoğraftaki arkadaşların A takıma alınması idi. Elbet ''ben demiştim'' demekte keyif veriyor ama bu oyuncuların üstyapı ile kampa alınması ve diğerlerine benzememesi gerçekten daha büyük mutluluk veriyor insana.

Postun sonuna doğru eski postlardan ilgili bölümler ile topçuları az biraz tanıtayım dedim. Ama uzun gelebilir . Kısaca burada da değinelim söz konusu ''potansiyel yıldız''lara...

İkinci resimde top süren genç futbolcu Okan Alkan olur. Kendisinin en önemli özelliği kalıbından büyük bir yüreğe, cesarete , hırsa ve azime sahip olması . Ancak bunlar tabi ki A takıma çıkması için yeterli olgular değil. Bunların yanında ortalamanın çok üstünde bir hıza , iyi ile çok iyi arasında gösterilebilecek bir tekniğe sahip. Alves'in altyapı versiyonu dersek hatalı bir benzetme yapmayız kısaca... Bu müthiş potansiyelin sıkıntılı olduğu nokta ise kendine olan güveninin kimi zaman takıma zarar verebilmesi. Ancak bu törpülenir elbet...

Rıdvan Şimşek'i takip edenler için şimdiden söyleyeyim kendisi Rıdvan'dan daha extra bir yetenek. Rıdvan kadar iyi yaptığı ofansının yanında defansif olarak da Rıdvan'dan daha iyi seviyede ki bu da kendisini daha iyi yapıyor gözümde. Ama yinede nereye geleceğine kendisi karar verecek... Ancak kıyaslamayı bırakıp eldeki değerlerin vadettiklerine bakarsak 4 sene kadar sonra Gökhan Gönül ve Sabrileri tahtından indirecek iki tane taş gibi sağ bek oyuncusunun geldiğini söylememiz gerekir.

En üstteki resimde Okan'ın solunda olan arkadaş ise A takıma alınan diğer genç oyuncu , yani Gökay olur.
Altyapılarda Okan örneğinde olduğu gibi genel olarak ''çalım yeteneği, hız'' gibi hususlar dikkat çeker , bunlar üzerinden ''yıldız adayı'' olarak tanıtılır oyuncular. Ancak beni bu alışmışlığın dışına çıkartan ender oyunculardan biri oldu Gökay. Elbette çalım atabiliyor , hızıda gayet yerinde ama onu izlerken ilk olarak oyun kafası , pozisyon bilgisi , dinamizmi göze çarpıyor. Liderlik özellikleri en üst noktada , bundan sebeptir ki sürekli sorumluluk almak istiyor. Topsuz alanlarda yaptığı koşulardan sonra topla buluştuğunda ise kendini gösterme amacı taşımayan basit çalımlar , basit paslar atmayı tercih ediyor. Müsait pozisyonlarda uzaktan kaleyi yokluyor ki iyide şutu var. Orta sahanın her yerinde oynayabiliyor. Kendisini Fenerbahçe A2 takımında açık mevkilerinde( sağ-sol) Milli takımda ise ön liberoda izledim , ne görev verilirse layıkıyla yerine getiriyor , bu da ne kadar meziyetli olduğunu gösteren önemli bir veridir zaten. Zihinsel olarak farklı mevkilere kolayca adapte olabilecek seviyede.

Ancak tabi ki onunda eksiği var. O da hemen hemen her altyapı oyuncusunda görülen bir eksiklik- fizik... Boyuna ve kalıbına göre dayanıklılığı iyi seviyede, mücadelelerde dengesinden sebep ayakta kalan isim oluyor ama üstyapı için bu yeterli değil bence. Özer Hurmacı gibi üst yapıda üst düzey performans veren oyuncuların fiziksel olarak çektiği sıkıntılar göz önünde tutulursa söylediğimiz kolayca anlaşılabilir. Zira oyuna varyete katan oyuncu artık fiziksel olarak kötü seviyede olmamak zorunda hatta sahadaki en iyilerden biri olma durumunda... Kafasındakileri oyuna geçirmek için omuz darbesinde , kalça darbesinde yılmamalı , yere düşmemeli hatta mümkünse düşüren kendisi olmalı.

Bu söylediklerimizin ışığında iyi bir vücut geliştirme idmanı ile Gökay çok önemli bir oyuncu olabilecek seviyede. Artık istediğini olmak kendisinin elinde... Elbette direkt 11'e konulmayacak bu oyuncular ama fiziksel olarak hazır olduktan sonra Abdülkadir gibi '' Ben bu camiaya hizmet etmek , sembol isim olmak istiyorum , maç tecrübemin artması - daha iyi olmam için kiralık gitmek istiyorum '' diyebilirlerse eğer işte o zaman bu iş oldu demektir.


Daha detaylı anlatım aşağıdadır. Birazda ''ben demiştim'' diyelim değil mi ?



''Aslında çok fazla altyapı maçı izlerim ve kimi oyuncuları belleğe aktarırım ancak bu yazıyı yazmama İBB karşısında saha kenarından izlediğim Gökay İravul sebep oldu.

http://fenerbahce.org/pic_lib/2009-11-25_bursa9.jpg

Topu süren 1,71 boyundaki 18 Ekim 1992 doğumlu arkadaş Gökay olur. Belki adını bundan sonra google'a yazdığında bu blogla karşılaşacağından onu bir oyuncuya benzetmek yanlış olacak ancak ben izlemeyenlerin kafasında birşeyleri canlandırmak adına Bastian Schweinsteiger'e çok benzediğini belirtmek istiyorum. En önemli özelliği dinamizmi. Bu; çift kanatta oynama becerisi ile, yaş grubu için etkili sayılabilecek şutu ile ve duran topları kullanabilme becerisi ile birleştiğinde çok aktif bir isim olarak karşıma çıktı. Bir de kanadındaki oyuncuları kendi yarısahasında da kovaladığını, oyundan düşmediğini ve sürekli oyunun içinde olduğunu söylemek gerek... Alman takımlarının altyapısından gelme bir futbolcu gibi dursa da kendisi Denizli'den gelme imiş.
''

------------------------------****************

-
http://cache.daylife.com/imageserve/047jfwKeGL0u5/610x.jpg


''Okan mı? Kulağı çekilmiş gibiydi, birkaç pozisyon harici çok fazla sıkıntı yaratmadı geçen maçlra göre... Takımda yedek sağbek sıkıntısı varken devre arasında çıkartsınlar A Takıma. Evet şuan Gökhan Gönül'den iyi değil, forma almasını beklemek hayalcilik ama Türkiye'de ki çoğu sağbekten daha iyi. Ve Gökhan Gönül'den daha potansiyelli.''

------------------------------****************

http://fenerbahce.org/pic_lib/2009-12-09_kasimpasa7.jpg
''Sahada kendisini bu seviyeye fazla gören bir topçu daha dikkatimi çekti. Milli Takım maçlarında da müthiş özgüveni ile göze çarpan Okan Alkan bugün Fenerbahçe'nin kağıt üzerindeki sağ bekiydi ama Dani Alves gibi sürekli ileriye çıkıp sağ ön oynayan oyuncuyu kendisinin yerine hapsetti.

Boyu kısa (1,70 imiş boyu) ancak sahada baya yer kaplıyor Okan. Fiziği gayet iyi. Hızlı, topla arası bek oyuncusuna göre çok iyi... Kısacası oldukça yetenekli. Ama söylediğim gibi kendisine olan güveni biraz başa bela açabilir cinsten. Öyle ki çoğu işi tek başına yapmaya çalışıyor, arkadaşlarını azarlıyor ve top gelmeyince oyuna küsüyor. Halletmesi gereken sadece bu konu var Okan'ın. Alves'e benzeyebilir ama henüz Alves değil. Hatta ve hatta Abdurrahman Dereli bile değil. Bu sıkıntıyı aşarsa hiçbir yerde yedek sağ bek aramasın Fenerbahçe çıkarsın koysun yedeğe, Gökhan'a birşey olursa çıkıp çatır çatır oynayacak gibi duruyor.
''


------------------------------****************


Türkiye 2-1 Azerbaycan
''Daha önce blogda da ismini paylaştığım Gökay İravul ise yola tam gaz devam ediyor. Çok yönlü bir oyuncu Gökay. Çünkü çok çok extra olmasa da iyi bir top tekniği ve bitmek tükenmek bilmez bir enerjisi var. Milli Takımla Nijerya'da ön libero ve iç olarak görev yaptı oynadığı maçlarda ancak Fenerbahçe'de kanatlarda değerlendiriliyor. Bu iyi mi oluyor kötü mü oluyor tam bir teşhis koyamadım ancak ben olsam bu kadar dinamik olan ve pas yüzdesi yüksek oyuncuyu göbekte kullanırım. Kanada kitlenecek ; sadece orada git-gel yap denilecek oyuncu değil bunu net bir şekilde söyleyebilirim.
http://fenerbahce.org/pic_lib/2009-11-25_bursa4.jpg
Fb TV'de nasıl gözüktü bilmiyorum ama gözükmeyen birçok pozisyonuna şahit oldum Gökay'ın. Topla akması, hiç bir extra bilek hareketi yapmadığı halde çalımını her türlü atması şüphesiz televizyon ekranına yansımıştır. Ancak Abdülkadir ve Okan'ın her topu alışında ters taraftan bomboş şekilde kopup gelmesi ve abartısız 5 pozisyonda gole gidecekken top atılmamasına karşın ısrarla 6. koşuyu yapması sanırım gözükmemiştir. Ve muhtemelen çoğu pozisyonda ''değişin, bak kademeye git, x arkan bomboş,topla koşma, topu koştur; sende yorulma bizde boş koşu yapıp yorulmayalım '' şeklinde arkadaşlarına verdiği direktiflerde duyulmamıştır. Tabi her pozisyonda top istemesi de... En komiği ise Sakarya'dan gelen sol bek Onur'a attığı golden sonra ''afferin lem kocakafa '' demesi idi. Onur'da da Gökay'da ne eksikse o eksik. Sahada oyun kafası olarak en ileri oyuncudur kendileri...

Peki ne mi Gökay'ın (dolayısı ile Onur'un da ) eksiği?

Tek eksik Abülkadir'in fiziği.
''




4 yorum:

Chemedya dedi ki...

Gelecek adınba umutlandıran bir yazı olmuş:) Halil sen bizim yerimize takip ediyorsun. :)

Diferansiyel dedi ki...

Artık top onlarda Ahmet abi. Ben kendilerinden çok umutluyum. İki oyuncuda çok hırslı ama özellikle Gökay'ın her maç üstüne koyması beni çok umutlandırıyor. Yerinde durmak istemiyor , her halinden belli ediyor bunu. Özledik artık üst seviyede altyapıdan oyuncu izlemeyi :)

Adsız dedi ki...

Açıkcası boyları biraz mesele özellikle okan için defans olduğu düşünülürse...izlediğim A2 maçlarında gökay ve onur dan ziyade orta sahada ismail iyi bir oyuncu olarak duruyordu, forvette ise berk veya berkcan -ismini karıştırıyorum- ondan birşeyler çıkabilir

Diferansiyel dedi ki...

@adsız

Çoğu A2 müsabakasını yerinden takip eden birisi olarak rahatça söyleyebilirimki Okan'ın boydan ziyade aşırı güven sorunu var. Yine Gökay'ın da üst seviye için yetersiz bir fiziği var gibi. Zaten oyuncuların 92'li olduğunu düşünürsek birkaç cm daha uzama bekleyebiliriz ama boydan ziyade güç hususu kendilerinin aşması gereken en önemli problemdir.

İsmail içinde doğru tespiteriniz var.Topla iyi ,topsuz çok hareketli ve sert oynayan bir oyuncu. Kısacası o da gayet iyi oyuncu ki beğendiğiniz diğer oyuncu olan Berk ile beraber gelişimi takip edilen bir isim.

Zamanında burada '' Bu A2 takımındanda üste adam çıkmazsa gitmem Dereağzına filan'' demiştim. Ben uzun soluklu kampa alınmalarını bile onlara verilen bir şans olarak kabul ediyorum ve ekliyorum en az 1 oyuncu daha gelecek üst tarafa ;)

Related Posts with Thumbnails