5 Mart 2010 Cuma

Fenerbahçe-Galatasaray A2 Maçı

Aslında bu tip maçlardan önce blogdan maç hatırlatması yaparım ancak bu sefer bırakın hatırlatmayı maç yazısını bir kıymeti olmayacağını bile bile 3 gün sonra anca yazabilecek bir yoğunluktaydım. Bu sebeple buradan A2 maç yazılarını takip edenlerden özür diliyorum öncelikle.

Geçen zamandan sebep maçı önceki yazılardaki gibi derinlemesine anlatacak iştahım malesef yok. Ancak Dereağzında Fenerbahçe'nin Recep Berk Elitez'in attığı golle kazandığı maçı izleyenler için söyleyebilirim ki o maçtaki Galatasaray baskısı kadar olmasa da Fenerbahçe'nin yapmaya çalıştığı bir baskıdan bahsedebiliriz. Ancak stoper Sertaç Eren'in yapmaması gereken bir hatayı yapması sonucunda Fenerbahçe cephesi Kadıköy'de ''Lay lay lay Cimbombom '' şeklinde tezahüratlar duymak zorunda kaldı.














Bunca zaman sonra şu yazıyı yazmamın bir sebebi de Gökay İravul oldu. Kendisini sanal ortamda ilk tanıtanlardan birisi olarak Galatasaray maçında gördüğüm tablodan hiç hoşnut olmadım diyebilirim. Bir oyuncu kötü oynayabilir , gününde olmayabilir buna itirazımız yok ki bunu gayet net anlayabiliyorum; sonuçta karşındaki oyuncularda Galatasaray A2 takım oyuncuları nihayetinde... Ancak Gökay'da hiç beklemediğim bir şekilde bir ''ben''cilik sezdim ki hakemlere ve rakip takım oyuncularına olan sempatik yaklaşımlarından sebep hiç böyle bir imaj çizmemişti Gökay gözümde. Bilmesi gerekiyor ki denize daha yeni girdi , karşı tarafa yüzmesine çok var... Ve onu sevenler alttaki resmindeki sempatikliği ile sevdiler...
















Galatasaray takımında sağ bek ( Caner Öztel olabilir kendileri) ve 8 numara Fenerbahçe'de ise Recep Berk Elitez ile Görkem Kulbay, Gökay konusunda yaşadığım hayal kırıklığını oynadıkları futbolla bir nebze gölgeleyen isimler oldular müsbakada. Bahsettiğim sağ bek maç boyunca ileri geri çalıştı , Gökay'ı da çok iyi pasifize etti denilebilir. Hele maçın sonunda gözümün önünde hırs bombası Devrimcan'ı kornerden dışarı fırlatışı görülmeye değerdi.( Bknz: Ariel Ortega-Ergün Penbe) Üstünde durulası bir oyuncu gibime geldi.Tabi performansı bugünlük değilse.

Diğer bahsettiğim 8 numaralı oyuncunun adını malesef bilemiyorum ancak gerek defansif gerek ofansif anlamda ciddi sıkıntı yarattı Fenerbahçe takımına. Karşısında oynayan Berkay Öztuvan'a kurduğu fiziksel üstünlüğü takımına çok olumlu şekilde yansıtmayı becerdi,iyi bir maç çıkardı.

















Fotoğraftaki arkadaş olan Görkem Kulbay da klas hareketlerle oyuna güzellik katan oyunculardan oldu. Fiziği ve tekniği iyi seviyede ancak biraz daha hızlanması gerekiyor. Bir de daha önce bahsettiğimiz gibi Ronaldo tavırlarını bırakıp tarzının aşırı benzediği Arda Turan'ın futbol karakterine benzer bir oyun oynamaya çalışsa daha verimli olabilir gibime geliyor. Yine de Fenerbahçe'nin en iyi oyuncusu idi diyebilirim.

Dereağzındaki bir başka güzellikte Emre Çolak'ın arkadaşlarını desteklemeye gelmesi idi. Bu seviyenin üstüne çıkmasından sebep kadroda olmamasına rağmen seneye beraber girdiği arkadaşlarını desteklemesi , saha kenarında onlara akıl vermesi hoş bir olay. Devre arasında ısınan iki takım oyuncularının ciddiyet farkları kadar somut bir delildir gözümde ''Neden Galatasaray altyapısı sürekli üretiyor'' sorusuna cevaben...

Berk Elitez'e gelmeden Berkin Arslan'a da değineyim kısaca. Top kontrolü bu kadar iyi olan çok az Türk oyuncu var ancak Gökay'da gördüğüm '' A Takım '' havası Berkin'de de gözüme çarptı. Atılmayan bir pas sonrası takım arkadaşını avazı çıktığı kadar bağırarak kalaylaması da cabası. Yapma Berkin demek istiyorum da sesimizi duyurabilir miyiz acaba...




















Oyuncu performanslarında son paragrafı Berk Elitez'e ayırdım. Berk normalin epey üstündeki hızının yanı sıra ilk maçta olduğu gibi boyuna rağmen hava toplarında etkili olduğunu ve sırtı dönük oynayabildiğini bir defa daha gösterdi. Eksiği olan husus ise rakip stoperi bire bir yakaladığında hızından başka numarası olmaması. Ancak yine de gole her zaman çok yakınmış gibi geliyor bana izlerken. Rakip stoperlerin sürekli halini hatrını sorması da cabası... Üst yapıya çıkmayı becerirse Türk futbolu yeni bir İlhan Mansız kazanır, dipnot olarak düşelim. '' Behlül '' Anıl mı? O çıkarsa da İstanbul geceleri yeni bir Behlül kazanır.


Ezeli rakibimizi, oyuncularını tebrik ettik ancak aşağıda okuyacağınız PFDK kararı sebebiyle de '' Bu kaç oldu arkadaş? '' diyelim izninizle. Cemal Nalga olayı hala hafızalarda tazeliğini korurken böyle büyük camialara hizmet eden antrenörlerin( ya da her kimse ) daha dikkatli olması gerekmez mi?

GALATASARAY A.Ş.'nin, 20.02.2010 tarihinde oynanan BÜYÜKŞEHİR BLD.SPOR - GALATASARAY A.Ş. A2 Ligi futbol müsabakasında, Bölgesel Gençlik Geliştirme Ligi müsabakasında isim listesinde yer almış futbolcunun, aynı hafta A2 Ligi'nde isim listesinde yer almasından dolayı takdiren (3-0) HÜKMEN MAĞLUP sayılmasına...

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails